Bağımlılık Beyin Fonksiyonlarını Nasıl Etkiler?

Bağımlılık Beyin Fonksiyonlarını Nasıl Etkiler?


Bağımlılık, kişisel bir başarısızlık veya seçim değil, beyni etkileyen bir hastalık 

 

Bağımlılık karmaşık bir süreçtir. Bu karmaşıklığa rağmen yaklaşık yüz yıldır devam eden bilimsel çalışmalar sonucunda araştırmacılar, bağımlılıkların nasıl çalıştığı hakkında daha derin bir anlayış kazanabilmişlerdir.

“Davranışsal Bağımlılık ve Madde Bağımlılığı: Psikiyatrik ve Psikolojik Görüşlerin Karşılıklılığı” isimli güncel bir araştırma, bağımlılık anlayışımızda önemli bir değişiklik yaratabilecek şekilde sonuçlandı: Bağımlılık, artık kişisel bir başarısızlık veya seçim değil, beyni etkileyen bir hastalık olarak sınıflandırılıyor.

Çoğu insan bağımlılık kelimesini duyduğunda madde kullanımını düşünür. Ancak madde kullanımı bağımlılığın yalnızca bir türüdür. ResearchTrusted Source, madde bağımlılığının, kumar veya alışveriş gibi zorlayıcı davranış örüntülerine benzer şekilde çalıştığını göstermektedir.

 

Bugün, çoğu uzman iki tür bağımlılığı tanımaktadır:

 

1- Kimyasal bağımlılık: Bağımlılık yapıcı madde kullanımını içeren bağımlılık anlamına gelir.

 

2- Davranışsal bağımlılık: Zorlayıcı davranışları içeren bağımlılığı ifade eder. Gerçek bir fayda sağlamasalar bile gerçekleştirilen, sürekli ve tekrarlanan davranışlardır.

 

Bağımlılık nasıl çalışır?

Farklı bağımlılık türlerine girmeden önce, bağımlılığın birkaç genel unsurunu anlamak faydalı olacaktır.

 

1- Ödül sistemi

Bağımlılık normal beyin fonksiyonlarına, özellikle ödül sistemine, müdahale eder.

 Arkadaşlarla vakit geçirmek, bir şişe şarap içmek veya bağımlılık yapıcı madde kullanmak gibi bir şey yapıldığında, bu ödül sistemi diğer kimyasallarla birlikte, bir nörotransmitter olan dopamini serbest bırakır.

Popüler inanışın aksine, dopaminin aslında zevk veya öfori (patolojik sayılan aşırı mutluluk) duygularına neden olduğu görülmemektedir. Bunun yerine, beynin belirli eylemler ile haz duyguları arasındaki ilişkisini güçlendiriyor ve gelecekte bu eylemleri tekrarlamaya yönlendiriyor gibi görünüyor.

 

2- Şiddetli istek ve tolerans

Bu öforiyi tekrar yaşama arzusu, özellikle aynı ipuçlarıyla karşılaştığınızda (örneğin, insanların sigara içerek sohbet ettiği bir ortamda bulunmak gibi) madde veya davranış için istekleri tetikleyebilir. Bu istek genellikle bağımlılığın ilk belirtisi olarak işlev görür.

Bir maddeyi kullanmaya veya bir davranışta bulunmaya devam ettikçe, beyniniz daha fazla miktarda dopamin üretmeye devam eder. Sonunda, beyninizde zaten bol miktarda dopamin olduğunu fark eder ve normal tetikleyicilere yanıt olarak daha az üretmeye başlar. Yine de beyindeki ödül sistemi, çalışması için hala aynı miktarda dopamine ihtiyaç duyduğu için ortaya problemler çıkar.  Çok geçmeden, beyninizin salgılamadığı dopamini telafi etmek için daha fazla madde kullanmanız gerekir. Bu etkiye “tolerans” denir.

 

3- Diğer faaliyetlerle ilgisizlik

Bağımlılık geliştikçe, hobilere ve bir zamanlar hoşa giden diğer aktivitelere olan ilginizi kaybetmek yaygındır. Bunun nedeni, beynin artık seks veya sanat yapmak gibi doğal tetikleyicilere yanıt olarak çok fazla dopamin üretmemesi olabilir. Bir maddeyi kullanmayı veya bir davranış alışkanlığı bırakılmak istendiğinde bile, herhangi bir şey hakkında iyi hissetmek için hala o madde veya davranışlara ihtiyacınız olduğu hissedilebilir.

 

4- Kontrol kaybı

Bağımlılık genellikle madde kullanımını veya belirli davranışları kontrol edememeyi içerir. Bu durum, iş kaybı, sağlık sorunları ve sosyal ilişkiler gibi konularda endişeyle sonuçlanabilir. Endişeler sonucu madde ya da davranış alışkanlığı engellenmek istense de verilen çabalar boşa çıkabilir.

 

 

Madde kullanım bozukluğunun yaygın belirtileri şunları içerir:

 

  • Başka şeyler hakkında düşünme yeteneğinizi etkileyecek kadar yoğun istek
  • Aynı etkileri yaşamak için daha fazla madde kullanma ihtiyacı
  • Maddeye kolayca erişemiyorsanız rahatsızlık ve huzursuzluk hissetme
  • Araba kullanırken ya da çalışırken madde kullanımı gibi riskli eylemler
  • Madde kullanımı nedeniyle iş, okul veya hanehalkı sorumluluklarını yönetmede sorun
  • Madde kullanımı ile ilgili arkadaşlık veya ilişki zorlukları
  • Eskiden keyif alınan aktivitelere daha az zaman harcamak
  • Maddeyi kullanmayı bırakamama
  • Bırakmaya çalıştığınızda yoksunluk belirtileri

 

Davranışsal bağımlılık hakkında bilinmesi gerekenler

Davranışsal bağımlılık kavramı ve bunların gerçekten bağımlılık içerip içermediği konusunda bazı anlaşmazlıklar vardır. Bununla birlikte, DSM-5 (Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı) güncel olarak, iki davranışsal bağımlılık tanımlamıştır.

 

  • Kumar bağımlılığı
  • İnternette oyun oynama bozukluğu

Çoğu uzman doktor belirli davranış modellerinin zamanla sorunlu olabileceğini kabul etse de, hala bazı tartışmalar sürmekte. Bir davranışın bağımlı davranış olduğuna karar verebilmek için iki etkiyi göz önüne almak gerekmektedir

 

  • Davranışların bağımlılık haline geldiği nokta
  • Bağımlılık yaratabilecek belirli davranışlar

 

Örneğin, bazı insanlar alışveriş, seks ve egzersizin bağımlılık yapabileceğini kabul ederken, insanların Facebook’a bağımlı olabileceği fikrini kabul etmeyebilir. APA (Amerikan Psikoloji Derneği), tanı için standart kriterler geliştirmek için gerekli bilimsel, hakemli kanıtların bulunmamasına işaret ederek bu davranış kalıplarını DSM-5’e dahil etmemeyi seçmiştir.

Sonuç olarak, resmi bir tanı ölçütü yoktur.

 

Bununla birlikte, potansiyel bir davranışsal bağımlılığın genel belirtileri şunlardır:

 

  • Davranışlarda bulunmak için çok fazla zaman harcamak
  • Günlük yaşamı, sorumlulukları veya ilişkileri olumsuz etkilese bile davranışta bulunma dürtüsü
  • Davranışı istenmeyen duyguları yönetmek için kullanma
  • Davranışı gizlemek veya üzerinde harcanan zaman hakkında başkalarına yalan söylemek
  • Davranıştan kaçınma zorluğu
  • Bırakmaya çalışırken sinirlilik, huzursuzluk, kaygı, depresyon veya diğer yoksunluk belirtileri
  • Sıkıntıya neden olsa bile davranışa devam etmek zorunda hissetmek

Seda Oflas